İngilizce Öğrenirken Yaptığımız En Büyük Hatalardan Biri: Anlaşılabilir Girdi Eksikliği!
İngilizce öğrenenlerin çoğunun farkında olmadan yaptığı bazı hatalar vardır. Bu hatalardan biri de, anlaşılması güç materyallerle çalışarak zaman kaybetmektir. Hatta "İngilizce çalışıp da bu hatayı yapmayan kimse yoktur" desek abartmış olmayız.
İngilizce öğrenmenin 7 büyük sırrından üçüncüsü olan "Anlaşılabilir Girdi", yabancı bir dili verimli bir şekilde öğrenmek için çalıştığınız materyalin anlaşılabilir seviyede olması gerektiğini ifade eder. Yani, öğrendiğiniz dildeki içeriklerin, mevcut seviyenize yakın ve rahatça anlayabileceğiniz bir düzeyde olması gerekir. Bu durum, Comprehensible Input Theory (Anlaşılabilir Girdi Teorisi) olarak bilinen bilimsel bir kuramla da desteklenmektedir.
Anlaşılabilir Girdi, öğrenme sürecinizi hızlandırmanın ve sürdürülebilir bir dil öğrenimi sağlamanın en etkili yollarından biridir. Dil becerilerinizin gelişmesi için beyninizin yeni bilgilere açık olması gerekir. Ancak zorlayıcı, anlaşılması güç kaynaklar kullanıldığında beyniniz bu bilgileri anlamlandıramaz ve reddeder. Bu da bilgilerin hafızaya alınmasını engeller.
Anlaşılabilir Girdi Kullanmamanın Zararları
Birçok dil öğrencisi anlaşılabilir kaynaklar yerine, anlamakta zorlandığı materyallere yönelir. BBC dinlemeleri, radyo dinlemeleri, film izlemelerini içeren bu durumlar elbette faydalıdır ancak bunu filtrenizden geçirmeniz gerekir. Sizin için aşağı yukarı anlaşılabilir seviyeye geldiğinizde bunlarıda dinleyebilir ve izleyebilirsiniz.
Bu hatanın iki ana sonucu vardır:
1. Zaman Kaybı: Anlaşılması zor kaynaklarla çalıştığınızda çok daha fazla materyal tüketmek zorunda kalırsınız. Bu, öğrenme sürecinizi uzatır ve yıllarınızı boşa harcamanıza yol açar.
2. Motivasyon Kaybı: Anlamadığınız kaynaklarla sürekli çalışmak, umutsuzluğa ve pes etme duygusuna sebep olur. Beyin, sürekli anlaşılmayan şeylerle karşılaştığında pes eder ve motivasyonunuzu kaybetmenize neden olur. Dolayısıyla öğrenmeniz sekteye uğrar.
Dil Öğreniminde Anlaşılabilir Girdinin Önemi
Dil öğrenimi sırasında beyin, anlamlandırabildiği bilgileri hafızaya kaydeder. Bu yüzden öğrenme sürecinde anlaşılabilir girdilere yönelmek, kalıcı bilgi edinmeyi sağlar. İngilizce öğreniminde temel seviyede olan biri, çok ileri seviye bir metni okumaya çalıştığında hem anlamada güçlük çeker hem de kelime hazinesine katkı sağlamak yerine zihnini zorlar ve dil öğrenme motivasyonunu yitirme riski taşır.
Bu nedenle dil öğreniminde her seviyeye uygun materyaller seçmek son derece önemlidir. Dil öğreniminde önemli olan “çok fazla materyal tüketmek” değil, “doğru materyali seçip anlamak ve tüketmek” olmalıdır.
Anlaşılabilir Girdi Teorisi’ni (Comprehensible Input Theory) Nasıl Uygularız?
1. Seviyenize Uygun Kaynaklar Kullanın: Başlangıç seviyesinde olan bir öğrenciyseniz, seviye kitapları, kısa hikayeler ve anlaşılır diyaloglardan faydalanın.
2. Yavaş ve Basitten Karmaşığa İlerleyin: Dil öğrenimi sırasında her seviyede kendinize uygun yeni materyaller bulmaya çalışın. Dil seviyeniz ilerledikçe içeriklerin zorluk derecesini de arttırabilirsiniz.
3. Tekrar Etmekten Çekinmeyin: Öğrendiğiniz dildeki bilgilerin anlaşılabilir olması kadar tekrar edilmesi de önemlidir. Tekrar yapmak beyninizin öğrendiğiniz bilgileri daha iyi anlamasını ve girdinin otomatikleşmesini sağlar.
4. Seviyenize uygun İngilizce içerikler sunan ses dosyaları, videolar ve interaktif kaynaklar kullanarak anlaşılabilir girdiyi daha keyifli bir hale getirebilirsiniz.
İngilizce öğrenme sürecinde anlaşılabilir girdi teorisini uygulamak, kalıcı bir öğrenim sağlamanın en iyi yollarından biridir.
Beyninizin anlamlandıramadığı bilgileri reddettiğini unutmayın. Bu yüzden, anlaşılabilir kaynaklarla dil öğrenme sürecinizi hızlandırabilir ve motive bir şekilde öğreniminize devam edebilirsiniz. Önemli olan ne kadar çok çalıştığınız değil, ne kadar doğru çalıştığınızdır.
Unutmayın! Anlama gerçekleşmiyorsa öğrenmede gerçekleşmiyor demektir.
Blog
Modern Dil Öğrenme Tekniklerinden Haberdar olun!